x

Dünyayı Kuşatan Yüreğin Anısına

Salih TUNA

Annemden sonra hiç bu kadar ölmedim!

Bir yerlerden çıkar gelirdi: İzmir''den, Sivas''tan, Erzurum''dan, Asya''dan, Afrika''dan…

O gelince birbirimize sevinçle haber verir, “Bahaddin abi İstanbul''da…” derdik.

Muhabbet etmek için her gelişini adeta “ganimet” bilirdik.

O gelince…

İstanbul''a Asya, Afrika, Ortadoğu gelirdi. Filistin, Irak, İran, Pakistan, hele ki Afganistan gelirdi.

Tek başına koca bir millet, bir kutlu ümmet gibiydi…

* * *

Seksenli yılların başında Akif Emre ile birlikte kaldığımız öğrenci evine ziyarete geldiğinde tanışmıştık.

Abdülhamit Muhaciri müstearıyla, Afganistan direnişinin “günlüğünü” tutan o mübarek insan demek buydu.

Müthişti.

Cahit abinin (Zarifoğlu) teşvikiyle “Mavera” dergisinde, bizzat savaştığı, omzundan vurulup gazi olduğu Afganistan direnişini anlatıyordu.

* * *

Öyle yiğit, öyle celadetli, öyle heyecanlıydı ki, bütün dünya üzerine kalksa, bildiği yoldan milim sapmazdı.

* * *

Hamit Can''ımızın vefatının ardından “Dünya Bülteni”nde şöyle yazmıştı: “Hamit''im Can''ım kardeşim. Babalarımızın yüreğini başka yetimlikler yakmıştı. Bizi başka acılar boğdu (…) Cezayir''de, Senegal''de, Türkiye''de, İran''da, Afganistan''da vs; artık ayetler mızrak ucunda değil, aldatıcılar ayetlerden elbiseler dikip dolaşmakta ve aldatmaktalar. Duvarların içindeki evlere de çekilmedik. Hamidim kardeşim, kalp krizi nasıl vurmasın bizi, bu kalbi sökülmüş çağda. Buyruk en ağır yükün altına salmışken bizi. Sen dualarla, dostların omuzunda geldiğin yere döndün. Dönüşün mübarek olsun. Ben şimdi bu yanda, bildiğin yola devam edeceğim…”

* * *

Hepimiz şahidiz ki, milim sapmadan devam etti bu yolda…

İHH adına bir yetimhane projesi için çıktığı yolda, bir ömür “cihad” ettiği dağlarda “Yaşadığınız gibi ölürsünüz” kutlu sözüne mazhar oldu.

* * *

Annemden sonra hiç bu kadar sarsılmadım!

Hiç bu kadar ağlamadım!

Hiç bu kadar ölmedim annemden sonra!

* * *

Taceddin Ekmen kardeşim aradı; taziyeye çağırırcasına, “Arkadaşlarla birlikte İHH''dayız, gelir misin…” dedi.

O kadar üzgündüm ki, dışarı çıkacak takatim kalmadı diyebildim zorlukla. Devam edemedim; hıçkırıklara boğuldum.

* * *

Şimdi kim onun kadar ciğerden konuşacak bizimle!

Şimdi kim onun kadar sarıp sarmalayacak bizi!

Ah be abi, keşke şöyle bir daha kucaklayabilseydim seni…

* * *

Hatıralar canlanıyor beynimde, belli belirsiz fragmanlar gibi.

* * *

Sadreddin Yüksel hocamızın cenazesi için İzmir''den gelmişti. Defnin ardından Edirnekapı''dan Saraçhane''ye kadar kol kola yürümüştük.

Anlatıyordu…

Gençler diyordu mesela!

“Gençlik” diyordu…

Ali Gümüş''ün “İmza” dergisi döneminde, yani 80''lı yılların sonunda, dilinden düşürmediği “İzmir''deki gençler”den kimileriyle tanıştırmıştı bizi: Bizim gazetenin yazarlarından İbrahim Karagül''ü, Fikri Cumhur''u, İsmail''i, Selçuk''u, İsmet Özel''in bütün şiirlerini ezbere okuyan Fatih''i…

Hep onun sayesinde tanıdım.

* * *

Bir gün yine “gençlerden” bahsederken, “Senin gençler dediğin nerden baksan kırkını geçti be abi…” diyerek takılmak istedim, vazgeçtim.

Çünkü biliyordum:

Bahaddin Yıldız''ımızın “genç”ten kastettiği, inandığı yolda diri durmak, dik durmaktı.

* * *

İstanbul''a geldiğinde genellikle İlyas Dönmez''in Dünya Yayınları''nda buluşur, hasbıhal ederdik.

Bir defasında on dakikalık yoldan saatler geçtiği halde gelmemişti.

Her aradığımızda “geliyorum, yoldayım” diyordu.

İlyas, yolda izde mutlaka rastladığı bir dost, bir arkadaş görmüş derdiyle dertlenmiştir düşüncesiyle, “Gelir…” dedi, gülümseyerek.

* * *

Kara haberi alınca, İlyas''ı aradım.

İstedim ki, yine “gelir” desin!..

* * *

Bahaddin Yıldız''ımız dünya malına, mülküne makamına, şöhretine, şanına zerre miskali meyletmeyen Ebû Zerr gibiydi.

Ve, sevgili peygamberimiz “Bu kılıcın hakkını kim verir” dediğinde, Uhud savaşında ölümlere yürüyen Ebû Dücâne gibi korkusuz.

* * *

Annemden sonra hiç bu kadar sarsılmadım!

Hiç bu kadar ağlamadım!

Hiç bu kadar ölmedim annemden sonra!

19.05.2010 - https://www.yenisafak.com/yazarlar/salihtuna/annemden-sonra-hic-bu-kadar-olmedim-22367

 

Kemal Ramazan Haykıran

Bahattin Ağabey

Hamza TÜRKMEN

Bahattin Yıldız’ın Türkiye Tevhidî Uyanış Sürecine İlgisi ve İslami Direniş Çizgisine Katkısı!

Musa KIRCA

Rahmetli Bahattin Ağabeyin İzinde

Abdullah ÖZDEMİRCAN

Durmayan adam Bahattin Yıldız

Abdülkadir SEVEN

Güle güle! Direniş öğretmenim

Adnan BALCI

Bir ağabey uğurladık, bir Yıldız kaydı içimizden

Ahmet VAROL

Bir Yıldızımız ve bir bülbülümüz uçtu

Ahmet TÜRKBEN

Direncimizi yitirdik, farkında mıyız?

Akif EMRE

Okyanuslardan Hindikuş Dağları'na

Akif EMRE

Dağa çarpan hakikat gönüllüsü

Ali ÇELİK

Haza şehid

Ali Haydar HAKSAL

Hakiki bir Mücahit Abdülhamit

Ammar Cengiz ŞENOL

Hüzündür en çok yakışan bize

Arif ALTUNBAŞ

Bir yıldız daha kaydı aramızdan

Arif ALTUNBAŞ

Bahaddin Yıldız çağrısı

Bekir DİLEKÇİ

Bahattin Ağabey gideli on yıl oldu

Bilal KARA

Bahattin amcama mektup

Cavit OKUR

Bahaddin Yıldız - Abdülhamid Muhaciri - Ferhad Dağcı

Cavit OKUR

Sözünde duran bir yiğit daha Rabb'ine kavuştu

Cemal BALIBEY

Bir yıldız gibi kayarak ayrıldı aramızdan

Cemal BALIBEY

Ümmetin yüreği

Emin BATUR

Güle güle Bahattin abi

Ekrem KIZILTAŞ

Bahattin, Faruk, Cevdet ve diğerleri

Erdal KURGAN

Bilal'lerden Fuat'lara!

Erdal KURGAN

Karanlığa bir yıldız daha çaktık

Erol BATTAL

Bahattin Yıldız

Faruk EŞLİK

Yıldızımız, ağabeyimiz

Faruk EŞLİK

Bahattin Yıldız'da yedi güzel adamı okumak

Fahrettin GÜN

Öteye gideceğini çok önce haber veren “Yıldız”

Fahri GÜVEN

Bahattin Yıldız 'Cihad günlüğü' son noktayı koyu

Fatih PALA

Şehid

Fatma BARBAROSOĞLU

Orası devlet

Fatma ÜNAL

Savaşan Afganistan'da şehit düşen adam

Ferman KARAÇAM

Işığa koşan kelebek ; Bahattin Yıldız

Hamit KUNT

Sana bu ölüm çok yakıştı Bahattin ağabey

Hakan ALBAYRAK

Ses ver Bahattin ağabey

Hikmet GÖK

Sevdasına kavuşan adam

Hüseyin ALAN

İzmir'in yiğidi

Hüseyin ALAN

Bir ‘Yıldız’ daha kaydı aramızdan

İbrahim KARAGÜL

Bahattin Yıldız

İbrahim KARAGÜL

Bir yiğit adamı kaybettik

İbrahim TIĞLI

Bahattin Abi’nin İzmir’i ve 'Bizim çocuklar'

İhsan Süreyya SIRMA

Bir damadın ardından

İsmail YAŞA

Bahattin Yıldız'ın ardından

Lütfi AYHAN

Bahattin Yıldız aradığını buldu

M. Nihat MALKOÇ

Bahattin Yıldız'a mersiye

M.Nihat MALKOÇ

Gülün vedası yahut Bahattin Yıldız'ın şehadeti

Mehmet GÖKTAŞ

Şehadetin kutlu olsun Eritre'li

Mehmet ŞAHİN

Türkiye müslümanları yiğit bir akıncısını daha Rabbine şehit olarak gönderdi

Mine ALPAY

Bahattin Ağabey, bir yıldız gibi Afganistan'a kaydı

Mucahid YILDIZ

Bastığı yerleri yeşerten Adem

Musa KIRCA

Bahaddin YILDIZ ağabeyin aziz hatırasına

Musa KIRCA

Bir gaza erine yaraşır şekilde bu dünyadan ayrıldı

Mustafa AĞIRMAN

Palandöken Dağlarından Kunduz Dağlarına, oradan da Cennete uçan kartal

Mustafa ÖZEL

Yalnız kurt

Mustafa YÜREKLİ

33 kişiden biri Yıldız'dı, o kalemin kalbiydi!

Nihat BENGİSU

Bir yıldızımız da Salang Geçidi'nde söndü

Orhan DEMİRAL

Özlüyoruz Abi!

Ömer GENCALİOĞLU

Selamünaleyküm Bahattin abi

Ömer LEKESİZ

Adı Bahatin olan o ışık

Ömer LEKESİZ

Siz Bahattin Yıldız'ın ellerini görmüş müydünüz?

Özcan ÜNLÜ

Söz biter bazen... Kelimeler düğüm düğüm dizilir insanın boğazına

Salih TUNA
Makale

Salih TUNA

Annemden sonra hiç bu kadar ölmedim!

Selahaddin ÇAKIRGİL

Afganistan savaşımızın en aşinâ simâlarından Bahaddin Yıldız'ın ardından

Serdar DEMİRAL

Yaşadıkları gibi giden iki güzel insan

Serkan YORGANCILAR

Yıldızlarda kayar durmaz yerinde

Sezgin KIZILKOCA

Firakında keder içindeyiz

Şakir TARIM

Çorba, Bahattin Yıldız, tesettür

Şeref AKBABA

Dağlara

Uğur ARSLAN

Bahattin Abi’nin vedasının gençlere yüklediği sorumluluk

Ümit BOYACIOĞLU

Koskoca bir ‘kardeş’ dünya

Vural KAYA

Bahattin Yıldız'ın ardından

Yakup ASLAN

Bahattin Yıldız'ın ardından

Yalçın İÇYER

Sevgili Bahattin ve Faruk'a

Yavuz GENCER

Yıldızlar ölmez

Yusuf Ensar ÇALIŞKAN

Hoda hafız biraderani Mucahidan!

Yusuf KAPLAN

Bir Yıldız kaydı, yenileri doğsun diye

Ziyaretçi Defteri
Yükleniyor
Yükleniyor...