Sene 2004, aylardan Mayıs. Deniz Feneri Derneği’nin Ege Bölge çalışmalarını yürütmek üzere İzmir yollarına düşünce, bana yabancı olan ‘İzmir’de kim var?’ diye sorduğumda etrafıma, Radyo 7 gn. md. Ferman Karaçam ağabey, “Hamitçiğim, İzmir’de Bahattin Yıldız var, O’nu mutlaka bul” demişti. Aylarca iletişim kuramadım Bahattin ağabeyle. Kim bilir hangi ülkenin hangi dağlarında yetim başı okşuyordu.
Tanışmamız, O’nun da hayatını adadığı mazlumlar, yoksullar ve afetzedeler için gittiği Pakistan dağlarında oldu. O, İHH adına oradaydı, ben Deniz Feneri adına. Çok güzel zamanlar paylaştık ortak misyonumuzu icra esnasında.
Mütebessim, saygın ve saygılı, vakur ama cana yakın bir duruşu vardı. Yardım işlerine yorulma molası, dostluğa darılma arası yazmazdı kitabında.
Son görüşmemizde ise, Deniz Feneri Ege Temsilciliği’nin sivil toplum yemeğine davetim üzerine katılmış, Deniz Feneri’ne yapılan saldırıları kastederek; “önce en büyüğümüzü vurdular” diyerek başladığı birlik konuşmasında hepimizi duygulandırmıştı.
bir dostun, dünyayı ardında bıraktığı ebedi gidişinin ardından neler yazılır? Yaşanmış hatıralardan örülmüş satırlar...Ölümün yakıştırılmadığı sıfatlarla övgüler...Daha yapacak çok işin vardı nakaratları...vs...vs...
Ama O’na, Bahattin Ağabey’e bu ölüm (şehitlik) öyle yakıştı ki... Dilerseniz, O’nun kendi kaleminden, gazeteci yazar Hamit Can’ın vefatı üzerine yazdığı yazıdan bazı satırları beraber okuyalım, eminim siz de benim gibi düşüneceksiniz.
İşte o satırlar.
“Gelin, Diriliş mimarının satırlarıyla başlayalım yazıya:
’’Ülkendeki kuşlardan ne haber vardır?
Mezarlardan bile yükselen bir bahar vardır…
Ne yapsalar boş, göklerden gelen bir karar vardır
Gün batsa ne olur, geceyi onaran bir mimar vardır
Yanmışsam külümden yapılan bir hisar vardır…’’
Ölüm düşüncesinden hiç ayrı düşmedik biz. Uzak bilmesek de yakınlığından titremedik, bir fazla koşmaktan gayri iş bellemedik. Ölümsüzlüğü seçenlere bir kavuşmaydı mekan değiştirmeydi; ölüm.
Konu başlıklarını üst üste yığmıştım. İçinden birini önceleyip başlayacaktım, aslında kendime yazacaktım. İnanacaktım yazdıklarıma ya da paramparça olacaktım böyle olmamalıydı diye.
Analarımızın höllüğe beleyerek büyüttüğü gibi 80 öncesi gençleri olarak ölüme hazır olmak, yol azığımız olmuştu bizim. Biz, hiç yaşlılık hesabı yapmamıştık. Yılları üst üste devirmeyi konuşmak edep dışıydı. Biz yaşlanmayacaktık, ulu çınarlar gibi bedenimizi hastalıklar sarmayacak, yorgunluk dizlerimize çökmeyecekti.
Hamit’im Can’ım kardeşim. Babalarımızın yüreğini başka yetimlikler yakmıştı. Bizi başka acılar boğdu. Yaşamın en güzel tarafı Suriçi’nde; Üsküdar’da daha bilmem nerede, dostlarla selamlaşmadaydı. Ölüm düşüncesinden hiç ayrı düşmedik; Üstadın dediği gibi ‘’Uzatma dünya sürgünümü benim.’’ Sürgünün bittiği, aldatıcılardan, kavgasını verdiğimiz davanın başına oturunca mücadeleci sesimizin yerine saltanat kuranlardan kurtuluş günü o gün.
Cezayir’de, Senegal’de, Türkiye’de, İran’da, Afganistan’da vs; artık ayetler mızrak ucunda değil, aldatıcılar ayetlerden elbiseler dikip dolaşmakta ve aldatmaktalar. Duvarların içindeki evlere de çekilmedik. Hamidim kardeşim, kalp krizi nasıl vurmasın bizi, bu kalbi sökülmüş çağda. Buyruk en ağır yükün altına salmışken bizi. Sen dualarla, dostların omzunda, geldiğin yere döndün. Dönüşün mübarek olsun. Ben şimdi bu yanda, bildiğin yola devam edeceğim.
Çınar yeni yapraklar verse de düşen dostların yeri hep boş kalacak ve kalıyor. Rabbim seni rahmetine gark etsin. “
Senin de dönüşün mübarek olsun. Sana bu ölüm (şehadet) çok yakıştı Bahattin ağabey. Mekanın Cennettir senin. Evet, çınar yine yeni yapraklar verecek. Ama Bahattin Ağabey’in yeri hep boş kalacak koca hayat çınarında.Şehitliğine inanıyorum. Mizan kurulup da, senin şefaat saltanatın başlayınca, bu garibi de gözet olur mu?
Bahattin Ağabey
Bahattin Yıldız’ın Türkiye Tevhidî Uyanış Sürecine İlgisi ve İslami Direniş Çizgisine Katkısı!
Rahmetli Bahattin Ağabeyin İzinde
Durmayan adam Bahattin Yıldız
Güle güle! Direniş öğretmenim
Bir ağabey uğurladık, bir Yıldız kaydı içimizden
Bir Yıldızımız ve bir bülbülümüz uçtu
Direncimizi yitirdik, farkında mıyız?
Okyanuslardan Hindikuş Dağları'na
Dağa çarpan hakikat gönüllüsü
Haza şehid
Hakiki bir Mücahit Abdülhamit
Hüzündür en çok yakışan bize
Bir yıldız daha kaydı aramızdan
Bahaddin Yıldız çağrısı
Bahattin Ağabey gideli on yıl oldu
Bahattin amcama mektup
Bahaddin Yıldız - Abdülhamid Muhaciri - Ferhad Dağcı
Sözünde duran bir yiğit daha Rabb'ine kavuştu
Bir yıldız gibi kayarak ayrıldı aramızdan
Ümmetin yüreği
Güle güle Bahattin abi
Bahattin, Faruk, Cevdet ve diğerleri
Bilal'lerden Fuat'lara!
Karanlığa bir yıldız daha çaktık
Bahattin Yıldız
Yıldızımız, ağabeyimiz
Bahattin Yıldız'da yedi güzel adamı okumak
Öteye gideceğini çok önce haber veren “Yıldız”
Bahattin Yıldız 'Cihad günlüğü' son noktayı koyu
Şehid
Orası devlet
Savaşan Afganistan'da şehit düşen adam
Işığa koşan kelebek ; Bahattin Yıldız
Sana bu ölüm çok yakıştı Bahattin ağabey
Ses ver Bahattin ağabey
Sevdasına kavuşan adam
İzmir'in yiğidi
Bir ‘Yıldız’ daha kaydı aramızdan
Bahattin Yıldız
Bir yiğit adamı kaybettik
Bahattin Abi’nin İzmir’i ve 'Bizim çocuklar'
Bir damadın ardından
Bahattin Yıldız'ın ardından
Bahattin Yıldız aradığını buldu
Bahattin Yıldız'a mersiye
Gülün vedası yahut Bahattin Yıldız'ın şehadeti
Şehadetin kutlu olsun Eritre'li
Türkiye müslümanları yiğit bir akıncısını daha Rabbine şehit olarak gönderdi
Bahattin Ağabey, bir yıldız gibi Afganistan'a kaydı
Bastığı yerleri yeşerten Adem
Bahaddin YILDIZ ağabeyin aziz hatırasına
Bir gaza erine yaraşır şekilde bu dünyadan ayrıldı
Palandöken Dağlarından Kunduz Dağlarına, oradan da Cennete uçan kartal
Yalnız kurt
33 kişiden biri Yıldız'dı, o kalemin kalbiydi!
Bir yıldızımız da Salang Geçidi'nde söndü
Özlüyoruz Abi!
Selamünaleyküm Bahattin abi
Adı Bahatin olan o ışık
Siz Bahattin Yıldız'ın ellerini görmüş müydünüz?
Söz biter bazen... Kelimeler düğüm düğüm dizilir insanın boğazına
Annemden sonra hiç bu kadar ölmedim!
Afganistan savaşımızın en aşinâ simâlarından Bahaddin Yıldız'ın ardından
Yaşadıkları gibi giden iki güzel insan
Yıldızlarda kayar durmaz yerinde
Firakında keder içindeyiz
Çorba, Bahattin Yıldız, tesettür
Dağlara
Bahattin Abi’nin vedasının gençlere yüklediği sorumluluk
Koskoca bir ‘kardeş’ dünya
Bahattin Yıldız'ın ardından
Bahattin Yıldız'ın ardından
Sevgili Bahattin ve Faruk'a
Yıldızlar ölmez
Hoda hafız biraderani Mucahidan!
Bir Yıldız kaydı, yenileri doğsun diye