x

Dünyayı Kuşatan Yüreğin Anısına

Türkiye’de Ramazan Notları

31 Ağustos 2008
Bütün kürreyi arzda yaşayan Müslümanları bugün heyecan dalgası sarmış durumda.
Bugün Şaban ayının son günü. Yarınsa Ramazan’ın birinci günü olacak. Müslümanlar on bir ayın kirini, pasını, tozunu, dumanını bu ayda, oruçla, namazla, Kur- an’ la, zekâtla, sadaka- i fıtrla, infakla, imsak la,  iftarla, birbirlerine ikramla, davete icabetle, hayırda yarışarak atacaklar.
Ramazan ayında Müslümanlar On bir aya yetecek enerji depolayacaklar da, diyebiliriz.
Bu ayda İslam şehirlerinde olmak lazımdır. İslam şehirlerinde Ramazan’ ın bir başka dolgunluğunu, doygunluğunu yaşamak lazımdır. Marekeş’ te sur içinde bayram meydanında Mağrip ezanının okunuşuna, yılan oynatıcılarına, salyangoz satıcılarına, kebap dumanlarına karışıp, bir hurma tanesiyle oruç açıp, pazardaki bir camiye çöküp, bütün cemaatin yüksek sesle ortak cüz okumasına katılmak gerektir.
Ya da Kahire’nin kalabalık caddelerinde kurulan, “Allah rızası için iftar yemeği verilir”  davet masalarından birinde iftarı bekleyenlerin arasına karışmak yerine en iyisi Hüseyin Camiinde akşamı kılıp, elinize tutuşturulan içi pirinç pilavı dolu ekmeği kapıp, kimse gelmeden Fişavi’de ki çayhanelerden birinde beğendiğiniz köşeyi kapabilirsiniz.
 Pakistan’ın Peşaver’ i daha mı aşağıdır. Akşam namazından önce içine tuz da katılmış şerbet içip namaza durmak, Serhat misafirperverliğine katılmakta bir başka güzelliktir.
 Fakat ben bugün iki imparatorluğa, iki ihtişama ve üç kıtaya payitahtlık yapmış olan şehirdeyim.
Bu şehr-i İstanbul ki İslam medeniyetinin en görkemli ibadethanelerini bağrında taşıyan, bütün mimari medeni geçmişlere meydan okuyan, parlayan bir şehir.
Fatih camiinin avlusu, bayram yerine dönmüş:  Anneler, babalar, çocuklar Ramazanlık kıyafetlerini giymişler, bu ilk günü karşılamaktalar. Eyüp Sultan, Süleymaniye, Sultan Ahmet her biri bayram yeri gibi, Ramazan’ ı karşılama heyecanında yarışıyorlar.
Fatih camisinin cenaze kapı girişi ile Fevzi paşa caddesine kadar inen sokakta, dünya yetimlerine katkı için on günlük kermes açılmış. Onlarca gönüllü bayan hazırladıkları malzemelerle stantlar kurmuşlar, İHH’nın as elemanları harıl harıl çalışıyorlar. Altmış beş ülkeye, altmış beş şehre ve bütün Ramazan ülkeyi dolaşacak iftar tırına koşacak onlar değil sanki yaptıkları azmışçasına yeni yorgunluklara koşuyorlar.
Vakıf başkanı Bülent YILDIRIM bir taşın üstüne oturmuş, çalışanların yorgunluğunu atıyor gibi donuk donuk bu heyecanlı kargaşaya bakıyor.

Bu gece ilk sahurumuzu vakıfta yapacağız. Peru’lu Müslüman olan bir hanım İstanbul ortamını görünce “Madem bizim kutsal ayımız Ramazan başlıyor, bu ayla beraber bende örtüneceğim” demiş, onun için ilk sahuru beraber yapıp dua edeceğiz, gece üç de bekliyoruz, diyor.
Böyle bir şahitliği nasıl kaçırırdım.
 Kızım Sümeyra’yı aradım: “ Fatıma’yı da al gece üçte sahur için vakfa gel, yolda ben sizi karşılarım. ”
 Fatıma Münster’de tıp okuyordu. Staj için İstanbul’daydı.
Saat üçte vakfın salonundaydık. Kızlar bayanların yanına oturmuştu.
 Bülent’le beraber oturuyorduk. “ Bende O’ nu ilk defa örtünmüş göreceğim. “ dedi. Perulu misafir on yaşındaki kızıyla beraber salona girdi. Bayanlar O’ nu karşıladı, sarıldılar.
Ömer Faruk mikrofonun başına geçti. “ İki Teresa tanıyorum. Biri misyoner Teresa, diğeri Müslüman olarak Zeynep adını alan Teresa Hanım. O’nun hikâyesi bir mektup arkadaşlığıyla başlıyor. Şu dil öğrenmek için uluslararası mektup arkadaşlığı dönemine uzanan bir hikâye.
Perulu Marksist Teresa’nın Ankaralı üniversite öğrencisi Bülent mektup arkadaşıdır. Teresa Partizan üyesidir. Yakalanır, on yıl hapiste yatar, evlendiği eşinden de ayrılmıştır ve bir kızı vardır. Hapisten çıktıktan sonra dünyada bilgisayarlar, e- mailler vardır, artık. Eski mektup arkadaşını araştırır ve ulaşır, yeniden yazışmaya başlar. Ve hala Marksist olan Bülent Bey Teresa’ ya “ Hangi dindensin? ” sorusunu sorar. “Katoliktim, Protestan oldum. Şimdi Evangalizm. ” Cevabını alınca “ Sen bir Marksist, bir özgürlükçü olarak nasıl bebek katilleriyle aynı yerden olursun” der. Ve çet arkadaşına Kur’ an’ dan İncil’den ayetler gönderir. Teresa Hanım “ Kur’ an’ dan gönderdiğin ayetleri okudum ve Müslüman oldum. “ der. Bülent Bey “ Yahu ben dindar değilim ki; ne gönderdim de Terasa Hanım Müslüman oldu” derdine düşer; gönderdiği ayetleri kendi de okur. Fakat aynı nasibi yaşayamaz. Yine de durumu dostu Hakan Albayrak’a bildirir. Hakan kurban bayramında Brezilya’ ya gittiğinde Teresa Hanımı ve kızını Türkiye’ ye getirir.
İstanbul’ da ki Ramazan heyecanı, yetim kermesi, adı artık Zeynep olan hanımı etkiler ve son kararını verir. Şimdi O’ nu buraya davet ediyorum. Zeynep Hanım sizi buraya alabilir miyim? ” 
Zeynep Hanım mikrofona geçti. Konuştuğu İngilizce’ yi Ömer Faruk Bey tercüme ediyordu.
“ Ben çok mutluyum. Hayatım boyunca hep anti oldum. Hep Allah’ı aradım. Katolik oldum, olamadım..Protestan oldum, olamadım.. Fakirlere, ezilenlere sahip çıkmak için Partizan oldum. Genel komutanım bir dün “ Sen Tanrıya inanıyorsun iyi bir Partizan olamazsın” dedi. Allah beni o kadar çok ölümden kurtardı ki. Peru’da on yıl Partizanlıktan yatıp, çıkıp, tekrar hayata tutunmak, yaşamı sürdürmek çok zordur. Bütün bu zorluklara rağmen hiç bir zaman bir dilim ekmeksiz kalmadım. İçimdeki karşıtlık ve direniş hiç bitmedi. Hep aradım. Özellikle küçük kızıma doğru yolu göstermeliydim. Bu gece heyecanımdan uyuyamadım. Rabbime: “ Senin için örtüneceğim” dedim. Mutluluğumu size anlatabilmem çok zor. Bana ve kızıma dua edin. Bundan sonra farklı imtihan edileceğimi biliyorum. Bütün bu imtihanları onunla yaşayacağız. Elif Türkiye’ de ki sıcaklığı görünce : “ Anne sen merak etme; burada benim amcalarım, teyzelerim var. “ dedi.
Zeynep Hanım aşağı inince Fatıma, O’na yanaştı, sarıldı, kendini tanıttı. Çevredeki hanımlara İngilizce ve İspanyolca olarak soruları ve cevapları tercüme etti.
Ramazan’ın ilk gününe bende böyle bir olaya şahitlik etmenin mutluluğuyla başlamıştım.

2 Ağustos 2008
Ramazan’ın ikinci gününe başlıyoruz. Sabah namazından sonra havaalanına gittim. Saat 8 uçağıyla Erzurum’a hareket ettim.
Erzurum hava alanından dışarı çıktığımda Ramazan görevi için Fransa’ ya gitmekte olan Mustafa Ağırman hocayla ayaküstü görüştük, hasret giderdik.
İlahiyat Fakültesinin genç tefsirci prof. Orhan hocayla beraber şehre hareket ettik. İlk durağımız Erzurum MÜSİAD: Başkan ve üç yöneticiyle bir süre oturduk. Akşam eski hükümet meydanında verilecek olan iftara davet ettim. Çalışmaları anlattım. Oradan çıkınca İHH’nın teşkilatlandırma başkanı Reşat Beyi ve çekim ekibini de alarak Büyükşehir belediye başkanı Ahmet Küçükler Beyi ziyarete gittik. Ahmet Bey her akşam iftarında ayrı bir eve ziyarete gidip vatandaşla iftar yapıyormuş. Yakutiye belediye başkanı ve Erzurum Ticaret Odasını da ziyaretten sonra şehir esnafını ziyarete çıktık. Bütün bu programdan sonra Erzurum’ da bir nostalji gezisine çıktım:
Erzurum şehir merkezi hala İslam ruhunu bağrında taşımaktadır. Bazı kahvehanelerde sadece hoca efendilerin oturduğu masalar vardır. Gün boyu koltuk altlarında kadim tefsir, fıkıh ve akait kitaplarıyla gelen talipler bu hocalardan günlük derslerini okurlar. Camilerin çoğunda her gün okunan hatimler Ramazanla beraber sayısı artarak devam eder.
Erzurum merkezi, İslam medeniyetinin her türden en güzel tarihi örnekleri ni ziyarete gelenlere, kültür, sanat ve medeniyetten anlayanlara sunmaktadır.
Önce 1310 yılından kalan Yakutiye Medresesiyle karşılaşırsınız. Bir medeniyete katkının taşa kıvrım kıvrım nasıl işlendiğini görürsünüz.
Yakutiye Medresesinden iki yüz metre mesafede Kıbrıs fatihi Lala Mustafa paşa’nın camisi vardır. İşte burada Erzurum’daki İslami yaşamın ruhunu yakalarsınız. Bir üç yüz metre sonra Caferiye Camii. Sonra yatanının unutulduğu bir Selçuklu kümbeti çıkar önünüze. Selçuklunun Cuma Camisi anıt eser Ulu cami on bin ehli namazı misafir eder. Onun yanında Erzurum’ un sembolü çifte minareli medresenin gizemini ancak bir sanat tarihçi anlatabilir size. Anadolu Selçuklu sultanı Alâeddin Keykubat’ ın kızı Hüdavend Hatun’un bu zarif eseri için ona hep rahmet okunmalıdır. Ve birer anıt eser olarak duran üç kümbetler insanoğluna ne dersler ne ibretler veriyor. Kim bilir hangi şaşaayla unutulmayacağız, yaşatacağız kalbimizdesin diye gömmüşlerdi buranın sahibi ölüleri. İbret alınmalı ki şimdi ne ölü cesetleri var ortada ne de gömülenlerin isimleri biliniyor.
Şehrin, küçük tepesi üzerindeki kale ve saat kulesi Erzurum tarihinin ve yaşayan güzelliğinin örneklerinden. Anlatmakla uzatmak yerine Erzurum balından bir parmak tatmakta güzel diyorum.
      İftardan önce tespit edilen yurtlara yemekler tencerelerle gönderildi. Kaplarıyla gelen vatandaşlara dağıtım yapıldı. İki yüz kadar davetliyle Yakutiye belediyesinin salonunda iftar yaptık. Büyük şehir belediye başkanı Ahmet Bey iftar öncesi ziyarete gelip, Gezici Aşevi Tırı’nın içini gezip bilgi aldı.
İftardan sonra Erzurum kalesinin dibindeki bir çay bahçesinde kalabalık bir grupla çay içtik. Ve saat 21. 30 da Erzurumlu dostlarla vedalaşıp, yarın iftarı vereceğimiz Muş’ a doğru tır ve minibüsten oluşan konvoyumuzla yola çıktık. Tır şoförü, üç aşçı ve benimle beraber on bir kişilik ekiptik.
Hasan kale düzüne çıkmıştık. Cep telefonum çaldı:

Alo ben Dr. Alparslan, şimdi ameliyattan çıktım, neredeyseniz oraya geleyim. Doktorla Keşmir depreminin ilk ayında Muzafferabad’da ki Çadır kentte beraberce hizmet vermiştik. O doktorluk hizmeti verirken biz yardım dağıtımı, hastane, banyo, tuvalet inşaatlarının yapımında gönüllü olarak çalışmıştık.
Doktor bey biz yola çıktık. Hasan kaleye on kilometre var.
Orada bir dinlenme tesisi olacak mola verinde görüşelim.
Tır bizim önümüzde devam ediyordu. Tuncay minibüsle tesisin parkına girdi. Çay bölümüne oturduk. Tesis sahibi İHH’yı görünce, bize antep fıstığı ve hurma dolu iki tabak gönderdi. Çaylarımız geldi. Doktor da gelmişti. Tuncay’ da Keşmir gönüllüsüydü. Doktoru sıkıca sardık. Oturduk. Hasret giderdik. Bir kaç fasıl daha çay içtik. Hesabı ödemek için kasaya gittiğimde bunun bir ikram olduğunu söyleyip çalışmalarda başarılar dilediler. Doktorla vedalaştık. Muş’ a doğru tekrar yola çıktık.
Saat 01. 30 da Muş’ a varmıştık. Bizden önce şehre ulaşan tır gençlik parkının önüne yerleşmişti. Kavrulduğumuz gündüz sıcağından sonra Muş’ ta serin bir gece vaktinde iki dönümlük bu parkın şark köşesi olarak düzenlenmiş yarısına Arap usulü serildik. Gecenin bu vaktinde taze demlenen çayla tereyağ buğusunun iştahımızı açtığı sac katmerlerini katık ettik.
Bıraksalar bütün ekip burada uyumaya hazırdık.
Saat 02. 30 bütün ekip kalacağımız otele gitmek için ayaklandık.

Yazarın diğer yazılarına Yazarlar bölümünde ulaşabilirsiniz.

Müseferet

Tahran’ın Güney Otobüs terminaline gideceğim.

Muhtaç Ağlatır

Aradan otuz sene geçmişti; onu unutmamıştım. Kaybolup gitmişti.

Allah taraftarı kurtarıcılar olmadıkça, fesatçılar

Gürcistan: 69 bin 700 km kare yüzölçümüne ve 5 milyon nüfusa sahip olan bu küçük ülkenin,...

İslam'da şiddet

Evet, İran devrimiyle hızlanan bir süreç var.

Şehadet en karlı alış veriş arkadaşlar; canı verip

Sonradan kendisi de bir alçağın en az on kurşununa hedef olan Hayati ÜSTÜN, İstanbul'dan telefon ediyor.

Cihad ve Şehadet (Selami Yurdan)

İhtiyar delikanlı: Yaşlanan bedenine karşın, yaşlanmayan gözlerinden yiğitlik kıvılcımları saçan Ferman ağabey

Yorulmuş adamlarla yola çıkmak

Hep zaafiyet içinde yüzmeyi nasip ediyor.

Her dağ kekik kokmaz

Gecikiyor dostların kalbine.....

Üsküp'ün gülleri susuz kalmasın.. -3-

Akşam namazından sonra beş araçla programın yapılacağı Kumanova'nın banliyösündeki Likova'ya doğru yola çıktık.

Üsküp'ün gülleri susuz kalmasın.. -2-

Makedon hükümeti, batıdaki dağın ucuna 70 metre yüksekliğinde bir haç dikmiş.

Üsküp'ün gülleri susuz kalmasın.. -1-

Makedonyalı Müslümanlar 2005 yılını bitirirken Osmanlı ulemasının son temsilcisi İdris İdrisi Hoca Efendiyi kaybetti.

Akşamki konuşma gençlerin çok hoşuna gitmiş..

Reyyan'la beraber otobüsle Recklinghausen'e gittik. Oradan 11'de ICE'ye bindik.

Bu kadar kendiliğinden gözyaşım ilk defa akıyordu

Akşam Ahmet gelip aldı. Sonra eşi, oğlu Musab ve kızı Halenur'u da alıp Bochum'a gittik.

Son başladığım öykü aklıma gelince duygulandım

Akşam Ahmet gelip aldı, ailece ona başsağlığına gittik. Yan komşu Karslı inşaatçı da geldi. Sivas iki yıllık mezunuymuş.

Berlin'de akşam iyi kar yağmıştı, şimdiyse başlayan yağmur karı eritiyordu

Saat 12'de Musab geldi. Emine hanım Bilefeld'e gidecekmiş. 'Almaya gelmesinler, seni giderken biz bırakalım.' dedim.

Priştina'nın en genç imamı ve gençlerle ilgilenen

Faik'in börekçi dükkanı varmış, oraya gidiyoruz. Hüsameddin'e telefon ettik. Bir saat önce eve gelmiş.

Alman misyonerler bölgede çalışmak için 20...

Priştina, 200 bin nufuslu bir şehir. Onüç cami var. İmam-Hatib okulu, İlahiyat Fakültesi dört senedir eğitim hizmeti veriyor.

Zerre kadar hayrın da, zerre kadar şerrin de karşı

Gayrimüslimlerin anlattığına karşılık üzerine gitmeliyiz. Teknolojinin ve iletişimin hızlandığı bu zamanda bu fırsatları iyi değerlendirip

Balkanlardaki ve Türkiye'deki Müslümanların ilişkileri

İçerdeki bilgisayarlar okulun, orada yer olmadığı için burada duruyor.

İttifaklar arasındaki fark

Cahiliye dönemi ittifakları, zalim de olsa, mazlum da olsa, saldırgan da olsa, saldırıya uğrayan da olsa

Taklit ve farklılığı öne çıkaran ırkçılık

Taklit, 'öteki'ni kalıp yargılarla anlamanın bir biçimidir. Taklit, sömürgeci iktidarın ve bilginin anlaşılması en zor

Berlin duvarı yıkıldı, bu ülkede başka duvarlar örülüyordu

Bizler bugün bu salonda bir kader buluşmasında biraradayız.

Kudüs'e sahip çıkmak..

İsrail'in ve dünya siyonizminin desteği ortadayken İslam dünyasının ilgisi sadece toplantılar, tel'inler bazında kalmamalı.

Beytül Mukaddes: Mukaddes ev, Kudüs..

Siyonistlerin göz yumulan bir biçimde bazan Lübnan'a, bazan Gazze'ye saldırısının şaşırtmaca bir amacı vardır...

Bir türküye ne dertler, ne hasretler yüklenir..

Berlin'e doğru hızla giden taksinin camına başımı dayamış, engin yeşillikleri seyrederken kendime sorduğum bir soru

Korku üzerine kurulu bir gelenek

Heredot'tan Pliny'e, Aziz Augustine'den Kolomb'a, açıkçası bütün Avrupa'dan bugünkü ABD'ye kadar...

ABD emperyalizmine karşı mücadele artarak devam...

Bugün burada kitaplardan derlenen bilgiler aktarılmayacak.

Bir zeka özürlüler var içimizde, bir de alçaklar...

Bir dizgici anısı dinlemiştim. Daha çok okumak için bir yayınevine giriyor, okuyor, okuyor.

Keşmir deprem yardımı

Arazideki ekiplerin hepsini topladık. Gori köyünden dağlara doğru giden yol üzerine, dükkanların alt tarafına üç çadır kuruldu.

Hakiki müminin yeri..

Hareket: Bir cismin durumunun ve yerinin değişmesi, devinim. Vücutu oynatma, kıpırdatma veya kımıldatma.

Alçakça propagandalar..

Dünyada başka yerlere yerleştirilen milyonlarca mülteci varken Filistinlilerin bunu anlamayıp...

Ey çağlar boyunca dost ve bir kaldıklarımız!

19 Mayıs 1901'de Siyonizmin birleştirici babası Theodor Herzl, Sultan Abdulhamid Han'ın huzurundadır.

Yolculuk -III-

Otelin lobisi aynı zamanda lokanta ve çayhaneydi. Pakistanlı önce tek kişilik odasını tuttu.

Yolculuk -II-

Yemek yer misin, Muhammed? - Hayır, ağabey. Zahedan'a ne zaman varırız?....

Yolculuk -I-

Tahran'ın Güney Otobüs Terminaline gideceğim. Meydan-ı İmam Humeyni'yi batı yönünden Tophane tarafına koşar adım geçtim.

Otuzuncu yılında İran İnkılabını değerlendirmek

İran devrim kitabını iyi okursak, iki şey dağ gibi dikilir karşımıza:

İRAN – Güneybatı Asya Ülkesi

Yirminci yüzyıl itibariyle petrol ve doğalgaz zengini bir ülke...

Hatemi'nin Cumhurbaşkanlığı seçimi

Peygamberler hata yapınca uyarılmışlardı. İnsanlar ise emredildikleri ve nehyedildiklerini bilirlerse...

Afganistan'a gidince köyüme gitmiş gibi rahatlıyo

Kararını vermişti, gidecekti. Önce İsmail'in evine gidip taziye ziyareti yapacaktı. Yapabilecek miydi?

Afiganistan

Afganistan halkının İslam'a bağlılığı ve İslami endişeleri tartışma kabul etmez bir gerçek.

İslam bütün bir yaşam tarzıdır

İslam yaşadığımız zamanda dünyanın en faal gücüdür. Yirminci yy.ın zarları Müslümanlar üzerine atıldı.

Cihad İslam'ın hiç solmayan bir gülü, bir gücü...

Biz bu akşam burada hayatlarını, insanlık tarihi boyunca bir kere yaşanan insan hayatını Allah...

İHH, Afganistan-Celalabad-Gazne

İHH, Afganistan'da yıllardır faaliyetini sürdürüyor. Bu seneki Kurbanda bir ekip daha ilave edildi

Cihad ve Şehadet İslam'ın hiç solmayan iki çiçeği

1552, Rus Çarı zalim İvan'ın Kazan Hanlığını yakıp yıktığı tarihtir. Bu günün anısına da Kızıl Meydan'daki St. ...

Ben Afganistan'a sevdalıydım, ilgiliydim

Bir kenara oturup ekmek yanına birer meyve suyu içtik. Sonra 83 numara geldi.

‘Bu sınırlar şeytanın çizgileridir’

Yol eski toz ve topraklı yol değil. Yeni yapılmış ve çok güzel asfaltlanmış...

Karayoluyla kaç bin km yol yapacağım, kaç değişik...

Ha bugün ha yarın derken yine tası tarağı topladım. Dadaş Seyahat niçin bir kalır.

Bütün iyi dostlarım şehid oldu!

Dr. Rabbaniyle vedalaştık. ‘Yarın akşam buraya gel seni gönderelim. Kabil’in son durumunu mutlaka görmelisin...

İslam’da Cihad vardır, siyasette koltuk vardır

24 Mayıs 1995, saat 15:10’da Afganistan Cumhurbaşkanı Prof. Burhaneddin Rabbani ile görüşmeye alındım

Kabil’de geziyorum, her yer yıkılmış ve yakılmış!

Celalabad’a döndük. Emanullah geldi. Marufların Peşaver’de olduğunu ve görüştüğünü söyledi.

Seyyid Abdullah Nuri - Ayak izleriniz bile kalmadı

Kabil’i seyrediyorum. İşte merkezi şehir önümde uzanıyor. Bütün güzelliğiyle demeli miyim bilmiyorum.

Tacikistan’da 100 bin masum müslüman halk şehid ed

1991 yılında Sovyetler dağılınca bütün bağlı cumhuriyetler bağımsızlıklarını ilan ettiler.

Birileri bir yere oturunca sürekli iç düşman humma

Bundan sonrası için ne düşünüyorsunuz?

Taliban, İtalya’nın Senusileri gibi, Müslüman ama

Cümbüş’te üç kuvvet vardı: 1- Cihadiler; dışarıyla alakası yok. 2- Pehlivanlar; (milisler) eski Necib’in...

‘Sakal, sarık mecburi, kadınlar sokağa çıkamaz. İs

Pazar; Erzurum garajı eski yerine yeniden yapılmış. Selami’yi tekrar aradım. Necmeddin’le geldiler.

Şu kuruyan güllere bak! Kuruyan gençlerimiz gibi.

Gece saat 03:30’da uyandım. Ezan okunuyordu. Namazı kıldım, uyuyamıyorum.

Afgan cihadına katılmak için bu yol en önemli geçi

İstanbul’dan karayoluyla yola çıktığınızda, dört bin üç yüz km. sonra çöllerle kaplı Belucistan’a ulaşırsınız...

Geleceğin en büyük çöl savaşları burada yaşanabili

İran’ın güneydoğusuna, Afganistan’ın güneybatısına ve Pakistan’ın batısına düşen, 2,5 milyonu İran’da...

Amsterdam’da açan çiçek

Gönlümde bir kıymet dairem var. Bunu açıklamalı mıydım? Evet bunu açıklamalıyım ki, anlatacağım anlamlansın diyorum...

Gezi notları arasında iki şiiri

Bırak git meydanları,Vur beni!

Bizim diyarımız! Osmanlı yetimi

Saat 12’de İHH’dan minibüsle havaalanına çıktık. Üsküp’e Yakup Hoca’nın vefatı için taziyeye gideceğiz.

Yirmi günde sanki 20 yıllık bir dostluk bağı oluşt

Kampa döndüğümüzde saat iki olmuştu. Halit, ‘Mecir bekliyor, taziyeye geç kalıyormuşuz’.

‘Mücadelenin uykuya dalmaması önemliydi’

Taksiciler yapıştı. Hayır dedim. Biri inat etti. Araba gelecek desem de aldırmıyordu.

‘Eyvah! Afganistan ırk savaşlarına doğru ...’

İkindide camiye gittik. Çıkışta Muallimin müdürlüğünü yaptığı okulu gezdim. Beşyüz öğrencileri varmış.

‘Karın çığa dönmesi gibi insanoğluna ihtiyarlık ç

Hastahanedeki hasta ve yakınlarının hemen tamamı Afganlıydı. İsmail, Hanif’i aramıştı.

Peşaver 5-7 Aralık 2005 ‘Emini sen büyük adamsın!

Vakit geç oluyordu. Taş pazarına gidecektik. Recep ve Halit acil alışveriş yapıp geri dönecekti...

Keşmir – 29 Kasım 2005 Peşaver’e yolculuk

Geriye 300 battaniye vereceğimiz kalmıştı. Depoya gelen battaniyelerden 180’ini yükleyip götürdük...

Keşmir – 27 Kasım 2005

Çadırların dikiş yerlerinden su damlamaya başladı. Battaniyenin baş tarafı sırıl sıklam olmuştu...

Keşmir – 26 Kasım 2005

Sabah namazında hava daha soğuktu. Namazı kılıp yataktaki sıcaklığımızın içine yeniden gömüldük...

Keşmir – 25 Kasım 2005

Pakistan elektrik kurumu elemanları geldi. Huzeyfe’nin yerleştirdiği ana panodan kampa yeni hat çekmeye başladılar...

Keşmir – 10 Kasım 2005

Akşam saat 19, İstanbul-Karaçi uçağı için havaalanındayız...

Afganistan’daki son seçimler üzerine...

Afganistan’ın işgal gücü, seçimlerde hile olduğunu ısbatladı ve seçimler ikinci tura kaldı. Bu seçimlerde de hile var diye yazmadım.

Amerika Afganistan’da gerçekten savaşıyor mu?

Hayır, ABD Afganistan’da bir kurnazlık oyunu sergiliyor. Evet, çatışmalar var, kayıplar var...

Merkel’in Dışa Vurduğu İsrail Baklası

Alman ve İsrail kabinesi ikinci ortak toplantısını Berlin'de yaptı. Birincisini Kudüs'te yapmıştı...

Werden die Bomben die in Kabul explodieren Merkel

So wie ich daran glaube, dass der Angriff auf die Twintowers am 11. September 2001...

Kabil’de patlayan bombalar Merkel’i kurtaracak mı?

11 Eylül 2001'de İkiz kulelere yapılan saldırıyı el-Kaide diye çıkartma bir örgütün yapamayacağına inandığım gibi...

Swat Tahrik-i Taliban'ı ve Pakistan'ın Durand Hatt

2006 'nın Kasım ayında Kabil'deydim...

Pakistana Sahip Çıkalım

ABD-Ingiliz Orta Şark Kumpanyası bütün dünyayı parmağına taktı oynatıyor...

Çanakkale Onurlu Bir Bitişin Savaşı

Çanakkale savaşı, sonradan ortaya çıkan sonucuyla Osmanlı devletinin bittiği savaştır.

YENİ TOM AMCA: Barack Hüseyin Obama

İktidardasın Tom Amca. ABD başkanlığın kutlu olsun.

Sözünde duran bir yiğit daha Rabbine döndü.

Bir garip ölmüş diyeler. Üç günden sonra duyalar...

Siyonist israil Devletinin Gerçeğini Kavramak

19 Mayıs 1901'de Siyonizmin birleştirici babası Thedor HERZL, Sultan Abdülhamid'in huzurundadır.

İsrail döktüğü kadar kan ödeyecek, ektiği kadar ki

1979'un 27 Aralık gecesi SSCB'nin kızıl ordusu, Afganistan'a girmişti. Görkemli, techizatlı, dünyayı korkudan titreten kızılordu ...

Mekke ve Kabeye Sahip Çıkalım

Doğudan, batıdan, kuzeyden güneyden her renkten , her dilden , her ırktan Müminlerin aşkla, vecdle...

Türkiye’de Ramazan Notları

Bütün kürreyi arzda yaşayan Müslümanları bugün heyecan dalgası sarmış durumda.

Gürcistan’da Nataşa sahne aldı

GÜRCİSTAN: 69.700 km. kare yüzölçüme, beş milyon nüfusa sahip olan bu küçük ülkenin...

Demir Döğenlerin Meydanından İki Demirci

Yılmaz ÖZTUNA: “Türkiye Gazetesi” nasıl bir gazete? sorusunun cevabını vermek çok zordur...

Şu Çılgın Türkler

Ankara kökenli bir kitap “Şu Çılgın Türkler”.

Güzel adam Erdem Bayazıt

Yedi güzel adamın dalından bir yaprak daha düştü toprağa

Pakistan’da Oynanan Oyun

Bu yazıyı tasarlarken Pakistan’ın başında dolaşan sosyal ve siyasal desiseleri düşününce PAK-İSTAN hayalini kuran...

Misyonerlerin Kandahar Gösterisi

19 Temmuzda 23 Güney Koreli Güney Afganistan'da, Taliban tarafından tutuklanmıştı.

Mine, Time’a Kapak Olunca

Time dergisi başörtülü İHH gönüllüsü Mine KARAKAŞ'ın resmini kapağına basarak "Türkiye'nin ikilemi" başlığıyla vermiş.

Kabil’den Celalabad’a Afganistan

Kabil’e kar inmemiş fakat soğuk inmiş, yağan yağmurdan her taraf çamur içinde.

İsmail Kahraman, İslamcılık ve MTTB

16 Aralık 2006’da MTTB’nin (Milli Türk Talebe Birliği) kuruluşunun yeniden ilan edildiğini gazetelerden okuduk. CHP’li Yüksel Çengel, 46. dönem MTTB Genel Başkanı. Milliyetçi Rasim Cinisli 47. dönem MTTB Genel Başkanı. İsmail Kahraman 48. dönem genel...

Şeytan Üçgeni

Bugün Terörizmin tarifi ABD’nin keyfine ve uzmanlık alanına bırakıldı.

Orada bir yer var dağlar başında - KEŞMİR -3-

Yeni gün için programimizi yapmistik...

Orada bir yer var dağlar başında - KEŞMİR -2-

Sabah namazini kildik, yeni gün için bize gösterilen çadirda istirahate çekildik...

Orada bir yer var dağlar başında - KEŞMİR -1-

AZAD Keşmir, Jammu ve Makbuza Keşmir denilen 222,236 km2 lik yüzölçüme sahip...

ABD Kaybetti; Insanliga Kaybettirdi

ABD günden güne kaybeden bir ülke. ABD´ye duyulan nefretin ölcüsü yoktur.

Türkmenbaşı'nın ardından

21 Aralk perşembe sabahı haberlerinde; hazar denizinin doğu yakasına düşen bir batı Orta Asya devleti olan Türkmenistan Devlet baskani ya da Türkmenistan Diktatörü S.Murat Türkmenbaşının öldüğü haberini duydum

Cihaddan Sonra

Bir önceki gece paralı askerlerle çatışmadan dönmüştük. Kaybettiğimiz grubu bulabilmek için yorgunluğun üstüne ...

Kabil’de patlayan bombalar Merkel’i kurtaracak mı?

11 Eylül 2001'de İkiz kulelere yapılan saldırıyı el-Kaide diye çıkartma bir örgütün yapamayacağına inan...

ABD’nin İşgal Mantığı

Müslümanlarin kendi hayatlarini iyilestirici her türlü isteklerinde elde ettikleri her türlü basarinin karsisina ezici ve yikici bir biçimde dikildigini görüyoruz.

Afganistan’ı unuttuk mu?

Az tirajlı bir gazetede küçük bir iç sayfa haberine göre Afganistan’ın güneyinde...

Ziyaretçi Defteri
Yükleniyor
Yükleniyor...