“Eger Allah’in insanlarin bir kismi ile bir kismini engellemesi olmasaydi, yeryüzü mutlaka fesada ugrardi.” (2/Bakara, 251)
Miladî 2001’e tek kutuplu giren dünyada bunun en büyük acisini yine Müslümanlar çekmekte.
Yeryüzünün üç kitasinda Asya, Avrupa ve Afrika’da Müslümanlar iki farkli esaret yasamakta:
1. Adina Islam devleti denilen ülkelerde ve bu ülkelerin basindaki bir avuç diktatör idarecilerin zulmü altindaki ülkeler: Cezayir, Suriye, Suud, Irak vb.
2. a) Bölgeleri daha büyük güçlerce isgal edilmis olup özgürlük isteyenler: Kesmir, Filistin, Çeçenistan, Kosova gibi.
b) Bir ülkede azinlik olup da daha iyi yasama isteginde bulunanlar: Arakan ve Açe’de oldugu gibi. Özgürlük ülkesi ve özgürlüklerin kalesi oldugu iddiasindaki ABD, bu genel söylemin tam tersine Müslümanlarin yasadigi bütün cografyalarda,
Müslümanlarin kendi hayatlarini iyilestirici her türlü isteklerinde elde ettikleri her türlü basarinin karsisina ezici ve yikici bir biçimde dikildigini görüyoruz. Müslümanlarin mücadele yöntemlerini üç kategoride örnekleyip özetleyebiliriz:
1. Iran ve devrim: 1979’da devrilen sah ülkeyi 35 yil yönetmisti. Sonunda Iran halki sahin despot ve keyfi yönetimine isyan ederek 20 yüzyilin son devrimini –hem de tarihin gördügü tek ve gerçek devrimi– gerçeklestirdi. ABD, Iran halkinin bu tercihine düsmanca tavir alip bütün dostlarini da zoraki bir ambargoya eslik ettirdi. Ülke halkinin tercihine düsman olan ABD nasil özgürlük kalesiydi? Ve Iran halki ABD’ye nasil düsman olmazdi? Sudan’da askerî cunta vardi. Sudan halki ve öncüleri Numeyrî’yi silahsiz biçimde devirip idareyi ele alinca ABD bu fakir ve büyük Afrika ülkesini de abluka altina aldi.
Cezyair’i tek parti cuntasiyla yönetenler ilk seçimde iktidari kaybedeceklerini anlayinca yeniden cuntaya dönüp halkin tercihi olan FIS’i kapattilar. ABD ve Avrupa ülkelerinin bazilari Cezayir’deki cuntaya arka verdiler. Özgürlükleri, halkin tercihini, demokrasiyi önemsediklerini iddia edenlerin bu tavirlarinin anlami neydi?
2. a) 17 Aralik 1979’da SSCB Kizilordusu Afganistan’a girmisti. Bütün dünya saskin ve korkuluydu. Kizilorduya kim dur diyecekti. 1953-63 arasinda Cezayirlilerin Fransizlara karsi verdigi bagimsizlik savasi, 1968-70 Vietnam’in ABD’ye karsi verdigi özgürlük savasi destansi bir biçimde hafizalardaydi. Ve Filistinlilerin Israil’e karsi verdigi gerilla direnisi de ayri bir destandi. Ve her bagimsizlik savasinin damarlarinda Marksist kivilcim görüntüsü vardi. Bagimsizlik, özgürlük bayragi tasiyanlarin sesleri Ruslarin Afganistan isgaliyle saskinliga döndü. Afganlilar, beklenmedik biçimde Kizilorduyu durdurdu ve maglup etti. 1989 Ruslarin 1552’den beri ilk geri çekilis tarihi ve ardindan SSCB’nin yikilis tarihi oldu.
Bosna- Çeçenistan- Kesmir- Filistin’in Marksist slogandan Islamci söyleme geçisi. Dünyadaki bagimsizlik ve özgürlük savasçiliginin bayraktarliginin bir anda Müslümanlara geçisini sagladi. Müslümanlar henüz geldikleri yerin farkina varmadan tek kutuplu dünyanin yeni emperyali bütün hesabini kendisi ve yuvarlak masa arkadaslariyla yapmisti. Ister siyasi biçimde, isterse cihadî yolla hak elde etsinler, Islam’in yükselisine, Müslümanlarin, cami ibadeti, sicak oda sohbeti, salon toplantisi, kabir ziyareti disinda siyaset, ekonomi, hukuk, yönetim, idare, kamusal alan gibi istek ve yükselislerine göz yumulmayacakti. Bunlarin üzerine her türlü yerel güçle gidilecek, yetmezse hava bombardimani yapilacakti.
b) Birmanya’nin Budistleri, Arakan’i, Hindistan’in Hindulari, Kesmir’i yakip yikarken ABD kör ve sagirken Müslümanlarin kiyiminda yeni damga hazirdi: Islamî Terör!
Yeniden silkinen Islam Cografyasi Iran Devriminin “Inkilapçi” dopinginin üstüne Afgan cihadinin kattigi yeni ruh, bütün Islam cografyasinda yeni düsünce ve hareketlilik ufuklari açmisti. Filistin’deki degisim, Bosna’daki savas, Çeçenistan’daki bagimsizlik hep bu yeni ruhun birer devamiydi.
SSCB dagilinca, halki Müslüman ama yöneticileri eski birer heykel gibi yerini koruyan Özbekistan ve Tacikistan’da da yeni istekleri ve Islamî istemleri gündeme getirdi. Afganistan, Dogu Türkistanlilarin Kesmirlilerin, Özbeklerin, Taciklerin ve sürgündeki bütün cografyadaki Arabîlerin yeni Medine’siydi. ABD, Pakistan ve Suud’un isbirligiyle cihadî gruplari bertaraf etmek için talipleri destekledi. Fakat sonuç istegi gibi gitmedi. Afganistan Islamî özgürlük hareketlerin merkezi oluyordu. ABD, ne oldugu, kimin yaptigi meçhul 11 Eylül’ü bahane ederek Afganistan’daki bütün artilari tek renge; önce Üsame bin Ladin’e sonra da el-Kaide’ye boyadi ve bu yeni adla yeni bir yerli katliamina basladi. Çin-Hindistan-Özbekistan basta olmak üzere, bütün dünya ABD’nin yanindaydi. Kiminin birebir çikari vardi, kimi için önemsiz bir vakaydi. Aslinda birinci ve ikinci maddenin kapsaminda Müslümanlarin gelecekteki varliginin ve rekabet edebilecek güç haline gelmesinin engellemesiydi bütün olanlar…
Afganistan’da dahi ne Üsame ne de el-Kaide sisirildigi kadar bir güç degildi.
ABD’nin Afganistan isgalinden en karli çikan tartismasiz Özbekistan diktatörü Islam Kerimov’du. ABD belki de farkinda olmadan yeni bir Saddam kopyalama yolunda yürümektedir.
SSCB döneminden arta kalan Kerimov, ülkesini her türlü Islamî yasama ve özgürlüklere kapali bir biçimde yönetmektedir. Ülkede kendine karsi mücadele eden Islamcilar, Kerimov’un bu zulüm sistemini sarmakta, Putin’in yeni Orta Asya politikasi da Özbekistan’i bunaltmaktadir. Orta Asya bütün emperyal güçlerin yeni oyun ve savas alan durumunda. ABD, Üsame bin Ladin ve terör bahanesiyle Afganistan’a yönelik üs arayisina girince Kerimov’un kuruyan dallarina yeniden can geldi. ABD gibi bir müttefikle bir tasla kaç kus vuracakti. Afganistan’daki Özbek mücahitlerden, Rusya’nin baskisindan kurtulacagi gibi, ABD’den alacagi milyon dolarlarla cüzdanini daha da sisirecekti. Özellikle alacagi her türlü silah yardimiyla kalkan baslari daha iyi ezecekti.
ABD Müslümanlari bütün ilerlemeci çikislari ezen bir dünya politikasi izlerken bir taraftan da Islamî cemaat önderlerini toplamayi –baligi yemlemeyi– de ihmal etmiyor.
Tahran’ın Güney Otobüs terminaline gideceğim.
Aradan otuz sene geçmişti; onu unutmamıştım. Kaybolup gitmişti.
Gürcistan: 69 bin 700 km kare yüzölçümüne ve 5 milyon nüfusa sahip olan bu küçük ülkenin,...
Evet, İran devrimiyle hızlanan bir süreç var.
Sonradan kendisi de bir alçağın en az on kurşununa hedef olan Hayati ÜSTÜN, İstanbul'dan telefon ediyor.
İhtiyar delikanlı: Yaşlanan bedenine karşın, yaşlanmayan gözlerinden yiğitlik kıvılcımları saçan Ferman ağabey
Hep zaafiyet içinde yüzmeyi nasip ediyor.
Gecikiyor dostların kalbine.....
Akşam namazından sonra beş araçla programın yapılacağı Kumanova'nın banliyösündeki Likova'ya doğru yola çıktık.
Makedon hükümeti, batıdaki dağın ucuna 70 metre yüksekliğinde bir haç dikmiş.
Makedonyalı Müslümanlar 2005 yılını bitirirken Osmanlı ulemasının son temsilcisi İdris İdrisi Hoca Efendiyi kaybetti.
Reyyan'la beraber otobüsle Recklinghausen'e gittik. Oradan 11'de ICE'ye bindik.
Akşam Ahmet gelip aldı. Sonra eşi, oğlu Musab ve kızı Halenur'u da alıp Bochum'a gittik.
Akşam Ahmet gelip aldı, ailece ona başsağlığına gittik. Yan komşu Karslı inşaatçı da geldi. Sivas iki yıllık mezunuymuş.
Saat 12'de Musab geldi. Emine hanım Bilefeld'e gidecekmiş. 'Almaya gelmesinler, seni giderken biz bırakalım.' dedim.
Faik'in börekçi dükkanı varmış, oraya gidiyoruz. Hüsameddin'e telefon ettik. Bir saat önce eve gelmiş.
Priştina, 200 bin nufuslu bir şehir. Onüç cami var. İmam-Hatib okulu, İlahiyat Fakültesi dört senedir eğitim hizmeti veriyor.
Gayrimüslimlerin anlattığına karşılık üzerine gitmeliyiz. Teknolojinin ve iletişimin hızlandığı bu zamanda bu fırsatları iyi değerlendirip
İçerdeki bilgisayarlar okulun, orada yer olmadığı için burada duruyor.
Cahiliye dönemi ittifakları, zalim de olsa, mazlum da olsa, saldırgan da olsa, saldırıya uğrayan da olsa
Taklit, 'öteki'ni kalıp yargılarla anlamanın bir biçimidir. Taklit, sömürgeci iktidarın ve bilginin anlaşılması en zor
Bizler bugün bu salonda bir kader buluşmasında biraradayız.
İsrail'in ve dünya siyonizminin desteği ortadayken İslam dünyasının ilgisi sadece toplantılar, tel'inler bazında kalmamalı.
Siyonistlerin göz yumulan bir biçimde bazan Lübnan'a, bazan Gazze'ye saldırısının şaşırtmaca bir amacı vardır...
Berlin'e doğru hızla giden taksinin camına başımı dayamış, engin yeşillikleri seyrederken kendime sorduğum bir soru
Heredot'tan Pliny'e, Aziz Augustine'den Kolomb'a, açıkçası bütün Avrupa'dan bugünkü ABD'ye kadar...
Bugün burada kitaplardan derlenen bilgiler aktarılmayacak.
Bir dizgici anısı dinlemiştim. Daha çok okumak için bir yayınevine giriyor, okuyor, okuyor.
Arazideki ekiplerin hepsini topladık. Gori köyünden dağlara doğru giden yol üzerine, dükkanların alt tarafına üç çadır kuruldu.
Hareket: Bir cismin durumunun ve yerinin değişmesi, devinim. Vücutu oynatma, kıpırdatma veya kımıldatma.
Dünyada başka yerlere yerleştirilen milyonlarca mülteci varken Filistinlilerin bunu anlamayıp...
19 Mayıs 1901'de Siyonizmin birleştirici babası Theodor Herzl, Sultan Abdulhamid Han'ın huzurundadır.
Otelin lobisi aynı zamanda lokanta ve çayhaneydi. Pakistanlı önce tek kişilik odasını tuttu.
Yemek yer misin, Muhammed? - Hayır, ağabey. Zahedan'a ne zaman varırız?....
Tahran'ın Güney Otobüs Terminaline gideceğim. Meydan-ı İmam Humeyni'yi batı yönünden Tophane tarafına koşar adım geçtim.
İran devrim kitabını iyi okursak, iki şey dağ gibi dikilir karşımıza:
Yirminci yüzyıl itibariyle petrol ve doğalgaz zengini bir ülke...
Peygamberler hata yapınca uyarılmışlardı. İnsanlar ise emredildikleri ve nehyedildiklerini bilirlerse...
Kararını vermişti, gidecekti. Önce İsmail'in evine gidip taziye ziyareti yapacaktı. Yapabilecek miydi?
Afganistan halkının İslam'a bağlılığı ve İslami endişeleri tartışma kabul etmez bir gerçek.
İslam yaşadığımız zamanda dünyanın en faal gücüdür. Yirminci yy.ın zarları Müslümanlar üzerine atıldı.
Biz bu akşam burada hayatlarını, insanlık tarihi boyunca bir kere yaşanan insan hayatını Allah...
İHH, Afganistan'da yıllardır faaliyetini sürdürüyor. Bu seneki Kurbanda bir ekip daha ilave edildi
1552, Rus Çarı zalim İvan'ın Kazan Hanlığını yakıp yıktığı tarihtir. Bu günün anısına da Kızıl Meydan'daki St. ...
Bir kenara oturup ekmek yanına birer meyve suyu içtik. Sonra 83 numara geldi.
Yol eski toz ve topraklı yol değil. Yeni yapılmış ve çok güzel asfaltlanmış...
Ha bugün ha yarın derken yine tası tarağı topladım. Dadaş Seyahat niçin bir kalır.
Dr. Rabbaniyle vedalaştık. ‘Yarın akşam buraya gel seni gönderelim. Kabil’in son durumunu mutlaka görmelisin...
24 Mayıs 1995, saat 15:10’da Afganistan Cumhurbaşkanı Prof. Burhaneddin Rabbani ile görüşmeye alındım
Celalabad’a döndük. Emanullah geldi. Marufların Peşaver’de olduğunu ve görüştüğünü söyledi.
Kabil’i seyrediyorum. İşte merkezi şehir önümde uzanıyor. Bütün güzelliğiyle demeli miyim bilmiyorum.
1991 yılında Sovyetler dağılınca bütün bağlı cumhuriyetler bağımsızlıklarını ilan ettiler.
Bundan sonrası için ne düşünüyorsunuz?
Cümbüş’te üç kuvvet vardı: 1- Cihadiler; dışarıyla alakası yok. 2- Pehlivanlar; (milisler) eski Necib’in...
Pazar; Erzurum garajı eski yerine yeniden yapılmış. Selami’yi tekrar aradım. Necmeddin’le geldiler.
Gece saat 03:30’da uyandım. Ezan okunuyordu. Namazı kıldım, uyuyamıyorum.
İstanbul’dan karayoluyla yola çıktığınızda, dört bin üç yüz km. sonra çöllerle kaplı Belucistan’a ulaşırsınız...
İran’ın güneydoğusuna, Afganistan’ın güneybatısına ve Pakistan’ın batısına düşen, 2,5 milyonu İran’da...
Gönlümde bir kıymet dairem var. Bunu açıklamalı mıydım? Evet bunu açıklamalıyım ki, anlatacağım anlamlansın diyorum...
Bırak git meydanları,Vur beni!
Saat 12’de İHH’dan minibüsle havaalanına çıktık. Üsküp’e Yakup Hoca’nın vefatı için taziyeye gideceğiz.
Kampa döndüğümüzde saat iki olmuştu. Halit, ‘Mecir bekliyor, taziyeye geç kalıyormuşuz’.
Taksiciler yapıştı. Hayır dedim. Biri inat etti. Araba gelecek desem de aldırmıyordu.
İkindide camiye gittik. Çıkışta Muallimin müdürlüğünü yaptığı okulu gezdim. Beşyüz öğrencileri varmış.
Hastahanedeki hasta ve yakınlarının hemen tamamı Afganlıydı. İsmail, Hanif’i aramıştı.
Vakit geç oluyordu. Taş pazarına gidecektik. Recep ve Halit acil alışveriş yapıp geri dönecekti...
Geriye 300 battaniye vereceğimiz kalmıştı. Depoya gelen battaniyelerden 180’ini yükleyip götürdük...
Çadırların dikiş yerlerinden su damlamaya başladı. Battaniyenin baş tarafı sırıl sıklam olmuştu...
Sabah namazında hava daha soğuktu. Namazı kılıp yataktaki sıcaklığımızın içine yeniden gömüldük...
Pakistan elektrik kurumu elemanları geldi. Huzeyfe’nin yerleştirdiği ana panodan kampa yeni hat çekmeye başladılar...
Akşam saat 19, İstanbul-Karaçi uçağı için havaalanındayız...
Afganistan’ın işgal gücü, seçimlerde hile olduğunu ısbatladı ve seçimler ikinci tura kaldı. Bu seçimlerde de hile var diye yazmadım.
Hayır, ABD Afganistan’da bir kurnazlık oyunu sergiliyor. Evet, çatışmalar var, kayıplar var...
Alman ve İsrail kabinesi ikinci ortak toplantısını Berlin'de yaptı. Birincisini Kudüs'te yapmıştı...
So wie ich daran glaube, dass der Angriff auf die Twintowers am 11. September 2001...
11 Eylül 2001'de İkiz kulelere yapılan saldırıyı el-Kaide diye çıkartma bir örgütün yapamayacağına inandığım gibi...
2006 'nın Kasım ayında Kabil'deydim...
ABD-Ingiliz Orta Şark Kumpanyası bütün dünyayı parmağına taktı oynatıyor...
Çanakkale savaşı, sonradan ortaya çıkan sonucuyla Osmanlı devletinin bittiği savaştır.
İktidardasın Tom Amca. ABD başkanlığın kutlu olsun.
Bir garip ölmüş diyeler. Üç günden sonra duyalar...
19 Mayıs 1901'de Siyonizmin birleştirici babası Thedor HERZL, Sultan Abdülhamid'in huzurundadır.
1979'un 27 Aralık gecesi SSCB'nin kızıl ordusu, Afganistan'a girmişti. Görkemli, techizatlı, dünyayı korkudan titreten kızılordu ...
Doğudan, batıdan, kuzeyden güneyden her renkten , her dilden , her ırktan Müminlerin aşkla, vecdle...
Bütün kürreyi arzda yaşayan Müslümanları bugün heyecan dalgası sarmış durumda.
GÜRCİSTAN: 69.700 km. kare yüzölçüme, beş milyon nüfusa sahip olan bu küçük ülkenin...
Yılmaz ÖZTUNA: “Türkiye Gazetesi” nasıl bir gazete? sorusunun cevabını vermek çok zordur...
Ankara kökenli bir kitap “Şu Çılgın Türkler”.
Yedi güzel adamın dalından bir yaprak daha düştü toprağa
Bu yazıyı tasarlarken Pakistan’ın başında dolaşan sosyal ve siyasal desiseleri düşününce PAK-İSTAN hayalini kuran...
19 Temmuzda 23 Güney Koreli Güney Afganistan'da, Taliban tarafından tutuklanmıştı.
Time dergisi başörtülü İHH gönüllüsü Mine KARAKAŞ'ın resmini kapağına basarak "Türkiye'nin ikilemi" başlığıyla vermiş.
Kabil’e kar inmemiş fakat soğuk inmiş, yağan yağmurdan her taraf çamur içinde.
16 Aralık 2006’da MTTB’nin (Milli Türk Talebe Birliği) kuruluşunun yeniden ilan edildiğini gazetelerden okuduk. CHP’li Yüksel Çengel, 46. dönem MTTB Genel Başkanı. Milliyetçi Rasim Cinisli 47. dönem MTTB Genel Başkanı. İsmail Kahraman 48. dönem genel...
Bugün Terörizmin tarifi ABD’nin keyfine ve uzmanlık alanına bırakıldı.
Yeni gün için programimizi yapmistik...
Sabah namazini kildik, yeni gün için bize gösterilen çadirda istirahate çekildik...
AZAD Keşmir, Jammu ve Makbuza Keşmir denilen 222,236 km2 lik yüzölçüme sahip...
ABD günden güne kaybeden bir ülke. ABD´ye duyulan nefretin ölcüsü yoktur.
21 Aralk perşembe sabahı haberlerinde; hazar denizinin doğu yakasına düşen bir batı Orta Asya devleti olan Türkmenistan Devlet baskani ya da Türkmenistan Diktatörü S.Murat Türkmenbaşının öldüğü haberini duydum
Bir önceki gece paralı askerlerle çatışmadan dönmüştük. Kaybettiğimiz grubu bulabilmek için yorgunluğun üstüne ...
11 Eylül 2001'de İkiz kulelere yapılan saldırıyı el-Kaide diye çıkartma bir örgütün yapamayacağına inan...
Müslümanlarin kendi hayatlarini iyilestirici her türlü isteklerinde elde ettikleri her türlü basarinin karsisina ezici ve yikici bir biçimde dikildigini görüyoruz.
Az tirajlı bir gazetede küçük bir iç sayfa haberine göre Afganistan’ın güneyinde...